2012 yılı Kasım ayından bu yana işverenlerden işe aldıkları çalışanların mesleklerine uygun meslek kodlarını da SGK’ya bildirmeleri istenmekte. Bu amaçla işverenler çalıştırdıkları sigortalıların meslek adı ve meslek kodu bilgilerini işe giriş bildirgesinde bildirmekteler.

 

Meslek kodları İŞKUR tarafından belirlenmekte olup, isteyenler internet adresinden ulaşabilmekte veya işe giriş bildirgesi verirken bu listeyi görebilmekteler. Meslek kodu uygulaması kayıt dışılığın bir başka boyutu olan prime esas kazançların eksik bildirilmesi halinde riski belirleyebilmek adına yararlanılabilecek bir uygulamadır. Seçilen meslek kodunun karşılığına denk gelen mesleğin piyasada ücret düzeyi, kariyer yolu, çalışanın mesleki sertifikasyonu gibi bilgiler de göz önünde bulundurularak şüphe uyandıracak düzeyde düşük bir ücret bildiriminin yapılıp yapılmadığının tespiti amacıyla da denetim ve inceleme mekanizmalarına veri sağlamaktadır. Ayrıca yine istihdamı izleyen ve politikalar geliştiren ilgili birimlere istatistik sağlamak adına da kullanılabilecek veriler içermektedir.

 

Meslek kodu seçiminde yapılan işe dikkat edilmelidir

 

Meslek kodu seçerken çalışanlar için genel geçer meslek kodları seçilmemelidir. Zaman zaman iş yoğunluğundan veya yeterince önem vermemekten dolayı çalışanın fiilen yaptığı iş yerine o iş yerinde yapılan işle ilgili standart meslek kodları seçilebilmektedir. Böylesi seçimler uzun vadede işveren açısından sorunlara neden olabilecektir. Meslek kodu seçiminde çalışanın diploması veya bir mesleğe yönelik belgesi önemli olmayıp, fiilen yaptığı işe karşılık gelen meslek adı ve kodu, doğrudan karşılığı bulunmuyorsa da en yakın meslek kodu seçilmelidir.

 

Örneğin çalışma ekonomisti olan bir kimse insan kaynaklarında uzman olarak çalışıyorsa, çalışma ekonomistinin ayrı bir meslek kodu olmasına rağmen, fiilen çalışmakta olduğu insan kaynakları uzmanı mesleğine ait meslek kodu seçilmelidir.

 

Yeni yılda idari para cezası geliyor

 

Meslek kodu seçimi uygulamada olmakla birlikte bu güne kadar meslek kodunun hatalı veya ilgisiz seçildiğinin tespiti halinde bu durumun herhangi bir yaptırımı bulunmamaktaydı.

 

Uygulamada iş sağlığı ve güvenliği uzmanlığında olduğu gibi, belli bir mesleğin hangi süre ile yapıldığı konusunda ıspat vasıtası olarak kullanılmakta veya mesleki sertifikasyona bağlı olan prim teşviki uygulamalarında fiilen yapılan işin sertifika, belge veya diploma ile uyumunu göstermek adına meslek kodu seçimi önemli hale gelmektedir. Örneğin, özellikle genç ve kadın istihdamını arttırmak amacıyla 4447 sayılı Kanunun geçici 10’uncu maddesinde düzenlenen ve piyasada 6111 teşviki olarak bilinen teşvik uygulamasında, mesleki yeterlilik belgesi veya meslek lisesi diploması bulunan ve belge veya diplomasında belirtilen işte fiilen çalışanlar için teşvik süresi daha uzun süre belirlendiğinden burada çalışanın fiilen yaptığı işe uygun meslek kodu seçilmesi önemli hale gelmektedir.

 

Ancak, 2016 yılında yapılan bir değişiklikle 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun idari para cezalarını düzenleyen 102’nci maddesine bir ekleme yapılmıştır. Söz konusu düzenlemeyle muhtasar ve prim hizmet beyannamesinde sigortalıların iş yerlerinde fiilen yaptıkları işe uygun meslek adı ve kodunu gerçeğe aykırı bildiren işverenlere sigortalı başına asgari ücretin onda biri tutarında idari para cezası uygulanacağı kabul edilmiştir.

 

Söz konusu cezaya bir üst sınır da getirilerek bu durumda uygulanacak cezanın bir aylık asgari ücreti geçemeyeceği belirtilmiştir. Söz konusu uygulama 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi ile birlikte yürürlüğe girecektir. Bu nedenle işverenlerin meslek kodunu fiilen yapılan işe uygun olmayacak şekilde hatalı bildirmekten dolayı idari para cezası ile karşılaşmamak adına çalışanların meslek kodlarını 2018’e kadar gözden geçirmeleri, gerekli düzeltmeleri yapmaları faydalı olacaktır.

 

Diğer yandan zaman zaman kamuoyuna da yansıdığı şekilde belli bir kariyerde olan mesleklerin düşük ücret seviyelerinden SGK’ya bildirilmeleri söz konusu olabilmektedir. Örneğin bir doktorun asgari ücret seviyelerinden SGK’ya bildirilmesi de kayıt dışılığın bir başka şekli olup, tespiti halinde işverenler açısından mali riskler barındırmaktadır. Dolayısıyla meslek kodu belirlenen çalışana, piyasa şartlarının gerektirdiği düzeylerde ücret bildirilmemesi halinde bu işverenlerin risk gruplarına alınması mümkün olabileceğinden, meslek kodlarını fiilen yapılan işe uygun seçmek ve gerçek ücretler üzerinden SGK’ya bildirim yapmak gerekir.

 

(Dünya Gazetesi | 18.10.2017)

http://www.muhasebetr.com/ulusalbasin/haber_oku.php?haber_id=24174